AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, 1 Kasım seçimlerinin, Türkiye için Çanakkale ve Kurtuluş savaşları kadar önemli olduğunu belirtti.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, 1 Kasım seçimlerinin, Türkiye için Çanakkale ve Kurtuluş savaşları kadar önemli olduğunu belirterek, “Millet bunun farkındaydı. 5 veya 6 ay millet bunun acısını yüreğinde hissetmişti. Yatırımcısı, sanayicisi, memuru, işçisi, öğrencisi, ev hanımı herkes mutsuzdu. Ama 1 Kasım akşamı herkes bayram etti” dedi.

AK Parti Samsun İl Başkanlığınca Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi’nde 63’üncü İl Danışma Kurulu Toplantısı düzenlendi.

Toplantıya AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Mustafa Ataş, Çiğdem Karaaslan ile AK Parti Samsun Milletvekilleri Fuat Köktaş, Ahmet Demircan, Orhan Kırcalı, Hasan Basri Kurt, AK Parti Çorum Milletvekili Ahmet Sami Ceylan, Kırşehir Milletvekili Salih Çetinkaya ve partililer katıldı.

Ataş, toplantıda yaptığı konuşmada, AK Parti’nin 7 Haziran’da iktidar olmasını hazmedemeyenlerin bulunduğunu söyledi. Bu çevrelerin, hükümet programının açıklandığı gün Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’yi katlettiğini belirten Ataş, terör saldırılarını kınadı.

Diyarbakır’daki “4 ayaklı minarenin” bir medeniyetin sembolü olduğunu vurgulayan Ataş, “O medeniyetin sembolü olan minareyi nasıl indiririzin hesabını yaptılar. O bölgede çatışma çıkararak, o minarenin yıkılmasını istediler aslında, terör örgütü mensupları” diye konuştu.
Diyarbakır’ın peygamber ve evliyalar şehri olduğunu ifade eden Ataş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ama Türkiye’de pek çok insan bunun farkında değil. Orada bu medeniyetin izlerini silmeye çalışan hain çevreler ve hain güçler tam da o minarenin olduğu yerde, Diyarbakır Baro Başkanı’nı ‘Artık hendekler kapatılsın, artık terör bitsin. İnsan gibi bir yaşam başlasın’ ifadelerini dile getirirken katlettiler. Onun ölmemesi için kahraman bir polis önüne atlayıp, ‘Belki engel olabilir miyim’ düşüncesiyle şehit düştü. Bu hain planları lanetliyorum. Bu planları yapanları kınıyorum.”

Ataş, 1 Kasım seçimlerinde elde edilen başarıda kadın üyelerinin önemli katkısı olduğuna işaret ederek, “Özellikle fedakarca çalışmalarından dolayı hanımefendileri kutluyorum. Kadınlarımız bir yandan ev hizmetlerini yaparken bir yandan da partinin hazırlamış olduğu programlara katılarak, ‘Bir seçmene daha ulaşayım, bir tane daha gönül kazanırım’ diye, yüzüne kapanan kapılara bile aldırış etmeden gece gündüz çalışan hanımefendileri kutluyorum” dedi.

Uzun yıllar siyaset yaptığını hatırlatan Ataş, “Partilerde kadın kolları olmadan önce biz tek kanat uçarak siyaset yapıyorduk. Ne zaman ki kadınlar siyasetin içine girdi çift kanatla uçmaya başladık” ifadesini kullandı.

“BU ZAFER MİLLETİMİZİN ZAFERİDİR”

Seçim başarı için tüm teşkilat üyelerine teşekkür eden Ataş, şöyle konuştu:

“Bu zafer milletimizin zaferidir. Bu zafer Allah’ın Türk milletine bahşettiği bir zaferdir. Tabii kendimizin emekleri ve gözyaşları var. Gücü yeten herkes sokaklardaydı. Herkes, ‘Benim gücüm neye yeter’ diye sokaklara dökülmüştü. Çünkü 1 Kasım seçimleri Türkiye’nin Çanakkale Savaşı kadar önemli bir seçimiydi. Kurtuluş Savaşı kadar önemli bir seçimiydi. Millet bunun farkındaydı. 5 veya 6 ay millet bunun acısını yüreğinde hissetmişti. Yatırımcısı, sanayicisi, memuru, işçisi, öğrencisi, ev hanımı herkes mutsuzdu. Ama 1 Kasım akşamı herkes bayram etti.”

Partililerde rehavete kapılmamalarını isteyen Ataş, “Böbürlenmek, kibirlenmek, gururlanmak AK Parti teşkilatı olarak bize yakışmaz” dedi.

Ataş, AK Parti’yi 2002’de mütevazı bir anlayışla kurduklarına işaret ederek, “Siyasetimizi öyle sürdürdük. Mütevazılığımızı kaybetmeyeceğiz” diye konuştu.