AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, AK Parti’nin Türkiye’nin omurgası olduğunu vurgulayarak “AK Parti giderse Türkiye’nin omurgası çöker. Dolayısıyla biz sorumluluğumuzu bu anlamda yerine getirmek mecburiyetindeyiz.” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, “8 Haziran’da sabah kalktığım zaman AK Parti’nin tek başına iktidarda olamayacağı acısını yüreğimde hissederek güne başladım. İnanıyorum ki Türkiye’de milyonlarca insan o acıyı hissederek 1 Kasım’a kadar yaşadı ve 1 Kasım seçimlerine geldiğimiz zaman tablo değişti. Evet aslında belki millet AK Parti’ye bir ayar yapmak istemişti, bir ikaz yapmak istemişti, biraz kantarın topuzunu kaçırdı” dedi.
AK Parti Çorum İl Başkanlığınca Turgut Özal İş Merkezi Belediye Konferans Salonu’nda İl Danışma Meclisi Toplantısı düzenlendi.
Toplantıya AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş, AK Parti Çorum Milletvekilleri Ahmet Sami Ceylan, Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt, İl Başkanı Rumi Bekiroğlu ve partililer katıldı.
Ataş, toplantıda yaptığı konuşmada, 1 Kasım seçimlerindeki zaferin Allah’ın zaferi, Allah’ın Türk milletine ve İslam coğrafyasına bahşettiği bir zafer olduğunu söyledi.
AK Parti’de siyaset yapmanın bir ayrıcalık olduğuna değinen Ataş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu kastederek, “Böyle büyüklerin kurduğu partide siyaset yapmak, Türkiye’yi bulunmuş olduğu 2002’deki çukurdan çıkarıp bugün hak ettiği yere taşıma noktasında önemli mesafe kateden bir süreci birlikte yaşadık. Allah korusun merdivene ters binen bir liderin partisinde de siyaset yapabilirdiniz ama siz dünya liderinin kurduğu partide siyaset yapıyorsunuz. Yine girdiği her seçimde bir türlü ilerleme kaydedemeyen, bu ülkeye bir şey yapma noktasında hiçbir şey vadetmeyen, ‘inadım inat’ diyen bir kişinin, bir liderin partisinde de siyaset yapabilirdiniz ama Allah size ‘dünya lideri’ diyebileceğimiz, bütün dünya liderlerinin, dünya ülkelerinin gıpta ettiği, kıskandığı bir partide siyaset yaptığınız için sizler özel ve ayrıcalıklı insanlarsınız” ifadelerini kullandı.
Ataş, 1 Kasım seçimlerinden zaferle çıktılarını ancak o zaferin verdiği sorumluluğun seçim kazanmanın yükünden daha da ağır olduğunu vurgulayarak bunun bilincinde hareket etmek zorunda olduklarını belirtti.
“ESKİ TÜRKİYE’DEKİ PARTİLERİN LİDERLERİ GİBİ ZANNETTİLER”
AK Parti’nin geçmişte bir çok merhaleler atlattığını anımsatan Ataş, “Eski Türkiye’deki partilerin lideri gibi bir lider var zannettiler, duvara tosladılar çünkü iktidarda AK Parti vardı, başında da Recep Tayyip Erdoğan vardı” dedi.
AK Parti’nin e-muhtıra, kapatma davası, Gezi Parkı odaklı olaylar ile karşı karşıya kaldığını dile getiren Ataş, milletin basireti ve Erdoğan’ın ferasetiyle bunların da sonuçsuz kaldığını belirtti.
Türkmenlere yardım götüren tırların önünün kesildiğini hatırlatan Ataş, “MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın eline kelepçe bağlamak istediler, arkasında da ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın acaba bileklerine kelepçe bağlayabilir miyiz’ bunun planlarını, hesaplarını yaptılar. Ondan da sonuç alamadılar” diye konuştu.
Ataş, Kobani bahanesiyle Gezi Parkı odaklı olayların canlandırılmaya çalışıldığını ve 50’nin üzerinde vatandaşın hayatını kaybettiğini ifade ederek “Eski Türkiye özlemini yüreklerinde taşıyan, demokrasiden nasibini alamamış ama demokrasiyi dillerinden düşürmeyen birtakım çevreler, siyasi partiler, sandıklarda demokratik yöntemlerle AK Parti’nin bileğini bükemeyenler, demokrasi dışı yöntemlere tevessül etmek suretiyle sonuç almaya çalıştılar ama bir şeyi unutmuşlardı ki AK Parti iktidardaydı ve başında da Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lider vardı” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’de 7 Haziran akşamı mutsuz bir tablo bulunduğunu dile getiren Ataş, “8 Haziran’da sabah kalktığım zaman AK Parti’nin tek başına iktidarda olamayacağı acısını yüreğimde hissederek güne başladım. İnanıyorum ki Türkiye’de milyonlarca insan o acıyı hissederek 1 Kasım’a kadar yaşadı ve 1 Kasım seçimlerine geldiğimiz zaman tablo değişti. Evet aslında belki millet AK Parti’ye bir ayar yapmak istemişti, bir ikaz yapmak istemişti, biraz kantarın topuzunu kaçırdı” ifadesini kullandı.
Ataş, AK Parti’nin 7 Haziran seçimlerden sonraki süreçte hatalarının muhasebesini çok iyi yaptığını, tedbirlerini aldığını ve 1 Kasım seçimlerine böyle girdiklerini kaydederek yurt içinde ve dışında birçok kişinin Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Davutoğlu ve Türkiye için dua ettiğini söyledi.
“AK PARTİ TÜRKİYE’NİN OMURGASIDIR”
AK Parti Türkiye’nin omurgası olduğunu vurgulayan Ataş, partililere şu uyarılarda bulundu:
“AK Parti giderse Türkiye’nin omurgası çöker. Dolayısıyla biz sorumluluğumuzu bu anlamda yerine getirmek mecburiyetindeyiz. Bu sorumluluğumuzu yerine getirirken bundan sonraki siyasi çalışmalarımızda bugüne kadar aynı anlayışla çalışmalarımızı sürdürdük, bundan sonraki çalışmalarımızda hiç kimseyi ötekileştirmeden, hiç kimseyi inancından dolayı, ırkından dolayı, dilinden, dininden dolayı dışlama hakkına sahip değiliz. Herkese kucak açmak mecburiyetindeyiz. Herkesi şefkatle, merhametle, gönlümüzü gönülleriyle birleştirmek mecburiyetindeyiz. ‘Bu Alevi’dir, bu Kürt’tür, bu Sunni’dir, bu Türk’tür, bu Çerkez’dir, bu Arap’tır’ diyerek dışlama hakkına sahip değiliz. İnsanları yargılayacak olan sadece Allah’ın kendisidir. Allah’ın dışında hiçbir varlık insanları dilinden, dininden, ırkından dolayı yargılama hakkına sahip değildir. Hiçbir AK Parti mensubu da insanları dışlayamaz, insanları ötekileştiremez, insanları dininden ırkından, cinsiyetinden, giyiminden, kuşamından dolayı dışlayamaz.”