AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Teşkilat Başkanı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Ataş, Genel Merkez’de basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.161
Ataş, Manisa İl Başkan Yardımcısı Erdem’in anayasa değişikliğini içeren halkoylamasıyla ilgili bir programdaki konuşması nedeniyle istifasını istediklerini bildirdi.
Akşam konuşmayı duyunca AK Parti Manisa İl Başkanını aradığını, bu konuşmanın AK Parti’nin felsefesiyle siyasetiyle örtüşmediğini söylediğini aktaran Ataş, konuşmanın tamamının dinlendiğinde böyle bir ifadeyi çağrıştıran bir anlam yüklemediğini ancak kullanılan cümlenin “talihsiz” olduğunu ve bu cümleye gerek olmadığını kaydetti.
Ozan Erdem’in istifasının gece alındığını ve sabah da dilekçesinin kendisine ulaştığını açıklayan Ataş, “Akşam haberi duyar duymaz istifasını, genel başkanımızla da istişare etmeden teşkilat başkanı olarak istedim. Sayın Başbakanımızın da özel kalem marifetiyle ‘istifasını versin’ talimatını aldık. ‘Zaten o işlemi gerçekleştirdik’ diye bilgi verdik.” dedi.
“Savcılar görevini yapacak”
Soma Cumhuriyet Başsavcılığı’nın konuya ilişkin başlattığı soruşturmaya ilişkin Ataş, “Savcılarımız kendi görevlerini yapacaklar. Konuşmanın içeriğini inceleyecekler. Hukukun vereceği karara da saygılıyız.” ifadesini kullandı.
Konuşmayı kendisinin de dinlediğini vurgulayan Ataş, “Konuşmanın önüne ve arkasına baktığımız zaman bu kadar abartılı bir yapı içerisinde olunmaması gerektiğini düşünüyorum. O cümleyi asla kabul etmiyorum. Bizim bu konuşmamız da bir taraflara çekilmeye çalışılmasın. Maksadını aşan, aslında söylemek istediklerini tam olarak anlatan bir cümle değil. Ama o cümle inanıyorum ki istemeden ağzından çıkmış bir cümle.” değerlendirmesinde bulundu.
İç savaş çıkma ihtimalinin zaman zaman dillendirildiğini hatırlatan Ataş, Gezi Parkı olayları, 15 Temmuz darbe girişimi ve DEAŞ, FETÖ ve PKK terör örgütlerinin topyekun bir savaş başlattığına işaret etti.
Bunun mücadelesini Türkiye’nin aylardır vermeye çalıştığını anlatan Ataş, şunları söyledi:
“Arkadaşımız da anlatmak istediklerini bu yorumları yaparak, onu temize çıkarma anlamında söylemiyorum. Biz zaten gereken şeyi yapmışız asla tasvip etmediğimizi tweet atarak da bunu ilan ettim. Çünkü parti politikalarımızla örtüşen bir şey değil. Ama bu cümleden dolayıda bütün diğer söylediklerini de bir kenara bırakarak onu mahkum etmeyi doğru bulmuyorum.”
“Millet bugüne kadar hep doğru kararlar vermiştir”
Demokrasiye inanan bir parti olarak milletin kararını, bütün kararların üzerinde gören bir anlayışla siyaset yaptıklarını vurgulayan Ataş, “Evet de çıksa hayır da çıksa millet bugüne kadar hep doğru kararları vermiştir.” diye konuştu.
Ataş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Parti olarak, yönetim olarak, Ozan Erdem kardeşimizin böyle bir talihsiz cümle söylemesini asla kabul etmiyoruz. Bunun da gereğini yapmak suretiyle görevinden istifasını istedik. Bundan sonraki süreçte de biz her zaman ülkemizin çıkarına geleceğine yönelik her zaman olumlu işler yaptık, icraatlar yaptık. Asla milletimizi mahçup eden icraat içinde olmadık. Milletimize karşı yalan söylemedik. Savaş, darbe çığırtkanlığı yapmadık. Tabii ki AK Parti çok büyük bir camiası olan, 10 milyon 20 bin üyesi, 1 milyon 600 bin aktif çalışanı olan bir yapıdan bahsediyoruz. Dünyanın en büyük sivil toplum örgütlerinden birisiyiz. İster istemez bu tür konuşmalarda da arzu edilmeyen cümleler sarf edilebiliyor. Biz asla bu tür ifadeleri kabul etmiyoruz.”
“Maksadını ve haddini aşan bir konuşma”
Erdem’in kullandığı cümlenin normal zamanda bile söylenecek bir cümle olmadığını yineleyen Ataş, bunun AK Parti’nin asla tasvip etmediği bir söylem tarzı olduğunu vurguladı.
AK Parti’nin üçüncü kez halkoylamasına müracaat ettiğini hatırlatan Ataş, “Halk doğru karar verir. Vereceği karar da ne olursa olsun biz ona saygı duyarız, baş taşı yaparız. 367’nin üzerinde de çıkmış olsaydı biz her halükarda millete gidecektik. Biz böyle bir anlayış içinde hareket ederken, parti il yönetimindeki bir arkadaşımızın böyle bir talihsiz konuşması maksadını ve haddini aşan bir konuşma olduğunu düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Ataş, Ozan Erdem ile henüz görüşmediğini ancak kendisinin de bu konuşmadan dolayı üzüldüğünü ve arzu etmediği bir cümle kurduğunu belirterek, bunun kabul edilebilir olmadığını bildirdi.
“Türkiye, Fırat Kalkanı Operasyonu çerçevesinde sınır ötesinde neden terör örgütleriyle bir mücadele veriyor, iç savaş olmasın düşüncesiyle veriyor.” diyen Ataş, 15 Temmuz darbesi gerçekleşmiş olsaydı, Türkiye’nin terör örgütleri tarafından işgal edileceğini kaydetti.
Ataş, AK Parti teşkilatlarının en hazırlıklı teşkilat olduğunu, 25 Şubat’ta yapacakları tanıtım toplantısının ardından, milletvekilleri ve bakanların yanı sıra geçmiş dönem milletvekilleri ve il başkanlarıyla topyekun sahaya ineceklerini söyledi.
Referandumdan “hayır” çıkması halinde nasıl bir tablo oluşacağına dair Ataş, “Bugüne kadar Türkiye’de milletimiz ne karar vermişse başımızın tacıdır. Ucunda ölüm yok, yani ‘hayır’ çıkarsa cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi yürürlüğe girmemiş olacak, mevcut parlamenter sistem devam edecek. Buna da herkes saygı duyacak.” dedi.
Ataş, CHP’nin cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesine götürmeme kararını değerlendirirken “Bu sefer gitmeyelim diye düşündüler, partilerinin yönetimlerinde almış oldukları kendi görüşleri, kendi kararlarıdır.” ifadesini kullandı.
“Olumlu ama geç kalınmış bir hamle”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, başörtüsü nedeniyle saldırıya uğrayan Aslıhan’ı ziyaretini, “olumlu ama geç kalınmış bir hamle” olarak nitelendiren Ataş, şunları kaydetti:
“Geç kalınmış hamleler, keşke bunu daha önce aynı hareketlere maruz kalmış mağdurlara karşı da tavrını sergilemiş olsaydı. Ben olumlu ama geç kalınmış bir hamle olarak buluyorum. Şimdi milletten bugüne kadar teveccüh görmediklerini yeni mi fark ediyorlar bilemiyorum. Millet neden CHP’ye gerekli teveccühü göstermiyor. Yüzde 25’lerin üstüne oy oranları çıkmıyor. Geçmişteki uygulamalarını millet gördüğü için şimdi yeni bir strateji belirleyerek, yeni bir siyaset tarzı geliştirerek böyle bir anlayışla siyaset yapmayı kendilerine uygun görüp, böyle bir yol izliyorlarsa tebrik ediyorum. İkna odalarında öğrencileri ikna edenleri getirdiler milletvekili yaptılar. Ben bugün geldikleri noktada seviniyorum. Türkiye güzel bir mesafe katetmiş oluyor. Muhalefet partisi de iyi bir tavır sergilemiş oluyor. Keşke bütün mağdurların, haksızlıkların, hukuksuzlukların karşısında birlikte durabilsek. Biz hep öteden beri bunu savunan bir anlayışla siyaset yapıyoruz. Yeni bir metot yeni bir uygulama olarak değerlendiriyorum, inşallah bundan sonra da böyle olur.”
“Teşkilatlarımızı sürekli uyarıyoruz”
Ataş, parti teşkilatlarına disiplin içinde ve genel merkezin talimatları doğrultusunda hareket etmeleri yönünde her zaman uyarılarının olduğunu, Manisa İl Başkan Yardımcısı Ozan Erdem’in istifasına neden olan açıklamaları sonrasında da teşkilatlarının uyarıldığını söyledi.
Erdem’in konuşmasını kamuoyunun abartmasını doğru bulmadığını dile getiren Ataş, “Cezai müeyyidesi yapılmış, gereği yapılmıştır. Ama bunu çok abartarak Türkiye’nin gündemine oturtulmasını da doğru bulmuyorum.” dedi.